Şekerleme ve lahana: Medya tüketim alışkanlıklarımız bizi nasıl hasta ediyor?

Flipboard Türkiye Blog / January 30, 2018

Medya, teknoloji ve reklamcılık alanlarında dünyanın en prestijli 300 lideri, her yıl Kasım ayında, dünyanın ve medyanın yüzleştiği sorunlar hakkında üç gün boyunca tartışmak üzere WPP Stream “Nakonferans” etkinliğine katılmak için Ojai Kaliforniya’da bir araya geliyor. Stream, bilindik sektör konferanslarına pek benzemiyor. Özgürce konuşabilmeyi teşvik etmek için içerik kayıt altına alınmıyor. Bu etkinlikte sözleşme imzalanmıyor, ortaklık kurulmuyor ya da reklam anlaşmaları yapılmıyor.

2017 yılının konferansında ana konu, yeni bir takım zorlukların kabullenilmesiydi. Son 12 ayda, oluşturmaya çalışma yarışında olduğumuz dünyanın karşılaştığı zorlu durumlara dikkat çekildi. Birkaç hafta öncesinde, teknoloji devleri Facebook, Google ve Twitter, seçimlere müdahil olmaları konusuyla ilgili olarak Kurul karşısına çıkmışlardı. Medya, her zamanki gibi bölünmüş durumda. Haber kaynaklarına olan güven azalmaya devam ediyor. Ortalama bir kişi, günde 150 kez akıllı telefonuna bakıyor. Aşırı içerikten ve cihazlarımızdan ayrılmamızı önleyen dopamin temelli geri bildirim döngülerinin yarattığı bağımlılık büyük bir sorundan muzdaribiz.

Stream 2017’de, geçmiş yılın olaylarının ele alınması bir takım yeni soruları gündeme getirdi: Nasıl bu hale geldik? Sorumlular kimler? Nasıl çözebiliriz? Bir çözüm bulmak için yayıncılardan platformlara, reklamcılardan kullanıcılara hep birlikte hareket etmek zorunda olduğumuz açık.

Silikon Vadisi ile nelerin dikkatimizi çektiğini ve bize cazip gelen şeyleri keşfeden Google, Facebook ve Twitter tarafından geliştirilen algoritmaları suçlamak moda oldu. Ancak durum bundan daha karmaşık.

Bir çocuğunuz olduğunu düşünün. Çocuğun önünde birinde doğranmış lahana, diğerinde ise yumuşak şekerleme bulunan iki kase bulunuyor olsun. Çocuğa birini seçmesini söylediğinizde, şüphesiz ki eli şekerlemeye gidecektir. Arada sırada biraz şekerleme çok da kötü değildir. Ancak algoritmalar bize en kaliteli içerikleri değil, gösterildiğinde en çok tıklama alacakları içerikleri belirlemeye yöneliktir. Bunların yaptığı, şekerleme olan kaseyi bize yaklaştırırken lahana olanı uzaklaştırmaktır. Sonuç olarak çocuk tıka basa şekerleme yerken, besleyici lahana dolu kase boynu bükük bir şekilde uzaktan bakmaktadır.

Bu benzetmeye göre platformlar tamamen hain olarak görünürken, Stream katılımcıları sorumluları bulmak adına konuyu derinlemesine ele aldılar.

Günümüzün İlgi Ekonomisinde, insanların ilgilerinin sömürülmesinde herkesin payı var. İçerik üreten yayıncılardan, onları dağıtan platformlara ve finansman sağlayan markalara kadar tüm taraflar bilinçli tüketim için çabalıyor.

Reklam göstermeye dayalı işletme modellerine sahip olan yayıncılar, gözleri kendi içeriklerine ve beraberindeki reklamlara çekmek için rekabet ediyorlar. En güçlü gazetecilik etiğine sahip olanlar bile, kar etme baskısı ile ne pahasına olursa olsun tıklama alabilmek için ilkelerinden uzaklaşabiliyorlar. Yayıncı, en kaliteli lahanayı satarken, insanlar sürekli olarak şekerlemeye uzanıyorsa, yayıncı batmamak için şekerleme işine girmeli midir? Yoksa son güne kadar lahana satmaya devam edip onurlu bir şekilde batmalı mıdır? Lahanayı biraz tatlandırmak işe yarar mı?

Kitlelere ulaşmak için yayıncılara ve platformlara finansman sağlayan reklamcılar da birer suç ortağıdır. Medya planlamacıları tıklama ve görüntüleme başına alım yapmaya devam ettikçe markalar, kötü alışkanlıkları teşvik etmesine rağmen bu cazip, nicelikten ziyade niteliğe dayalı dinamiği sürdürmeye devam edeceklerdir.

Uzun vadede sağlıklı olduğunu bildiğimiz şeylerdense şeker yüklemesinin verdiği anlık hazza yönelik, hedeflere değil tepkilere dayalı bir sistem oluşturduk.

Bunun bir kişiye bakan veya tek seferlik kolay bir çözümü bulunmuyor. Stream 2017’nin katılımcıları, bu durumda bir şekilde paylarının olduklarının bilincindeler. Karmaşık olmakla birlikte, üzerinde fikir birliğine varılan birkaç nokta bulunuyor: Makinelere insaniyet kazandırmalı ve kar amaçlarının kişileri piksellere dönüştürmesine izin vermemeliyiz. Çıtayı yükseltmek için herkes birlikte hareket etmeli. Çok çalışmamız gerekiyor.

 

~AlexJ, The Reclaim Movement küratörü

Bu makalenin İngilizce orijinali, WPP’nin Medium kanalında yayınlanmıştır.